Ana haberlerden, 3. Sayfa gazete yapraklarından, sosyal medyadan ve günlük hayatımızdan fark ediyoruz ki ülkemizdeki suç oranları her geçen gün artış göstermekte. Kadın cinayetlerindeki erkek katiller, tecavüz & taciz oranları, insan öldürme & kasten yaralama, dolandırıcılık, nefret suçları, linç kültürü, aile içi şiddet, hayvan yaralama & hayvana \ doğaya eziyet gibi pek çok suç artık hemen her gün gözlerimizin önünde işleniyor ve maalesef akıllarımızda normalleşmeye başladı (Canter, Dönmez, Başer & Güler, 2011). 2 Kasım 2020’de yayımlanan TÜİK verilerine göre de ceza infaz kurumunda var olan kişi sayısı bir önceki yılın verilerine göre %10,1 arttı (TÜİK, 2020). Artışa geçmiş suçlardan beni en çok yaralayan ve maruz kalan kişide en çok psikolojik & fizyolojik hasar bırakan suçlardan biri tecavüz suçu. Başlıktan da anlayacağınız üzere bu suçu boylu boyunca ele alıp değişik açılardan tartışmak istiyorum. Belki dikkatinizi çekmiştir, özellikle tecavüz suçunun tecavüze maruz kalan kadında yol açtığı psikolojik süreçten bahsetmek istiyorum ve bunun özel bir nedeni var. Çoğu zaman kadınların erkeklerden daha fazla tecavüze ve \ veya tacize maruz kaldığını tahmin ederiz ama ben akademik kaynaklı oranı okuduğumda şaşkınlığım daha da arttı. Bir kadının tecavüze uğrama ihtimali yüzdeye vurulduğunda bu oran %18,3 iken bir erkeğin tecavüze uğrama ihtimalinin %1,4 olduğu açıklanmıştır. Buna ek olarak her 5 kadından biri hayatı boyunca en az bir kez tecavüze uğrarken bu oran erkeklerde 71’de bir… aynı zamanda bu istatistikler 2011 yılı verilerine göre düzenlenmiş olup belki günümüzde iki cinsiyet arası oran farkı çok daha farklı ve fazla olabilir  (Black ve ark., 2011 ; Else-Quest & Shibley Hyde, 2021). 

     Tecavüzün bir mağdur üzerinde yarattığı psikolojik etkilerden bahsedeceksek önce toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin ve tecavüzün tanımlarını konuşmamız gerekir diye düşünüyorum. Toplumsal Cinsiyete Dayalı Şiddet, bir kimsenin sırf toplumsal cinsiyeti yüzünden bir diğer cins tarafından şiddete maruz kalması olarak tanımlanabilir. Bu şiddet türü genellikle erkeğin şiddet uyguladığı kadının veya trans bireyin ise şiddete maruz kalıp mağdur olduğu şiddet türü olarak tanımlanmakta (Else-Quest & Shibley Hyde, 2021). Eğer toplumda bu kültürü destekleyecek bazı altyapı veya sistemler varsa bu şiddet suçu gün geçtikçe artıyor. Peki bu şiddet suçunu tetikleyen destekleyiciler neler olabilir?  Tecavüze maruz kalmış bir kadına veya trans bireye ‘’Üzerinde ne vardı?’’, ‘’Saat kaçtı?’’, ‘’Sevgilin miydi?’’, ‘’Alkol almış mıydın?’’, ‘’Aman sen de abartıyorsun,  razı gelsen olmaz mıydı?’’ şeklinde sorular sormak veya imalarda bulunmak, tecavüze uğramış kişiyi ayıplamak ve dışlamak tecavüz kültürünü pekiştirmekte aynı zamanda mağduru suçlu psikolojisine sokmaktadır. Buna ek olarak tecavüze maruz kalmış bireyler bu durumu açıkladıktan sonra tecavüzcülerin yargı tarafından serbest bırakılması, tutuksuz yargılanması, hafifletici indirimler ile suçlarının düşürülmesi de mağdurun kendini ifade etme güvenini sekteye uğratmaktadır. Saydığım nedenler ve daha fazlası sebebiyle çoğu tecavüz mağduru kadın veya trans birey tecavüze uğradığını açıklayamamakta, açıklasa dahi açıkladıktan sonraki süreçte maruz kaldığı bir diğer şiddet türü olan psikolojik şiddet yüzünden tecavüze uğradığını açıklamayan bireylere göre daha geç ve güç psikolojik sağlamlık kazanmaktadır (Else-Quest ve ark., 2021). Ayrıca yakın çevre tarafından maruz kalınan tecavüz suçunu anlatma oranları da bir yabancı tarafından maruz kalınan tecavüz suçunu anlatma oranlarından kat kat daha düşüktür, yani tecavüz suçu verilerinin kimi zaman yabancılar tarafından daha fazla uygulanan bir suç olarak kayıtlara geçmesi mağdurların yakın çevre, aile üyesi, arkadaş, eş, sevgili gibi taraflardan gelen suçu rahatlıkla ifade edememesinden kaynaklanıyor olabilir. Gelelim tecavüzün literatür tanımına, maruz kalma oranı fark etmeksizin (hafif, orta, ağır vb.) maruz kalan bireyin rızası olmadan vajina ya da anüsten bir nesne veya cinsel organ ile penetrasyon gerçekleşmesini sağlamak olarak tanımlanabilir. Buna ek olarak bazı araştırmacılar tecavüz suçuna maruz kalmaya direnen ve bu suçu bir şekilde engelleyebilmiş mağdurlarında tecavüze uğramış sayılmasını ve suçu işleyen kişilerin tecavüz suçunu tamamlamışçasına bir yönetmelikle ceza almaları gerektiğini savunmakta (Karacan, 2015). 

     Tecavüzün psikolojik etkilerini incelediğimizde maruz kalan mağdur bireyi oldukça derinden sarstığını söylemek çok yerinde olur. Çoğu insanın da tahmin edebileceği üzere tecavüze uğramış kadınların veya trans bireylerin Travma Sonrası Stres Bozukluğu TSSB (Post Traumatic Stress Disorder (PTSD)) geliştirme oranları fazladır. Aynı zamanda majör depresyon, obsesif kompulsif bozukluk, kaygı ve intihara teşebbüs oranlarında da tecavüze uğramamış kadın ve trans bireylere göre çok fazla artış gözlemlenmiştir (Martin ve ark., 2011). Tecavüze uğradıktan sonra tecavüzün sebebi olarak kendini suçlayan birçok mağdur kadın ve trans birey olduğunu biliyoruz, bunun açık sebebi tecavüz mitleridir diyebiliriz. Tecavüze maruz kalan bireylerin çoğu tecavüz mitlerinden olumsuz etkilenmektedirler. Tecavüzün sebebinin kadınlar ve / veya trans bireyler olduğuna (kısacası maruz kalan kişi) inanan, mağdur kişinin davranışları & giydikleriyle / hal & tavırlarıyla bu duruma sebebiyet verdiğini düşünen, seks erkeklerin doğal bir ihtiyacı olduğu için bu suçu gerçekleştirmekte serbesttirler düşüncesine sahip olan kişiler tecavüz mitlerine sahiplerdir (Bohner Danner, Siebler, ve Samson, 2002). Tecavüz mitlerinin tecavüz kültürünün sürmesindeki en önemli ve tehlikeli sonucu tecavüz suçunun basitleştirilmesi, önemsizleştirilmesi, mağdurun mağduriyetinin yok sayılması, mağdurun suçlanması, maruz bırakanın suçunun hafifletilmesi ve hatta yok sayılması şeklindedir. Dolayısıyla toplumu oluşturan bireyler olarak her birimizin tecavüz suçları karşısında gösterdiği tepkiler zannedildiğinden çok daha önemli. Günün sonunda hepimiz biliyoruz ki; tecavüz suçunun suçlusu – sorumlusu tecavüzcüdür, bu yüzden tecavüz suçu haberleri karşısında almamız gereken tavırın da bu yönde olması gerektiğini düşünmekteyim. Bazı toplumsal olaylar karşısında tabiri caizse ‘’doğru’’ tepkileri verebilmek için okumalar yapmak çok yararlı oluyor, bu yazıyı yazarken faydalandığım birkaç yazıyı ve kitabı önemle okumanızı önerdiğim için aşağıya yazacağım. (Ek 1)

     Tecavüze uğrayan kişinin yaşadıkları ve bunların olası psikolojik etkilerinden biraz bahsettik, peki ya tecavüzü nasıl önleriz? Sorusuna cevabımız ne olmalı derseniz birkaç madde sayabiliriz. Bunlardan ilki çoğu toplumda yerleşmiş olan tecavüz kültürünü değiştirmeye çabalamak olacaktır.  Bahsettiğimiz gibi toplumda düşündüğümüzden çok daha büyük etki alanları yaratabiliyoruz. Ataerkil sistemi besleyen davranışlara hizmet etmek; tecavüz kültürünün devam etmesinde en kritik etken. En basit örnekle, oğlan çocuklarına sert, katı, baskın ve aktif olmayı öğütlerken kız çocuklarına yumuşak, sakin, pasif ve söz dinleyen olmayı öğütlemek, oğlan çocuklarının cinsel organlarını öne çıkarmaya niyetlenip överken kız çocuklarının cinsel organlarını saklamaya niyetlenip yermek, oğlan çocuklarını özgür bağımsız ve her istediğini elde edebilen bireyler olarak yetiştirirken kız çocuklarını özgür olmayan, birine bağımlı ve istediğini elde etmek için izin alması gereken bireyler olarak yetiştirmek ataerkil sistemin tecavüz kültürüne hizmet eden toplumsal cinsiyet eşitsizliği ayağının en sağlam nedenini oluşturan kısmını temsil ediyor. Çocuk yetiştiren insanlara bu bilinci yayarak bir farkındalık yaratıp, zincirin kırılmasına katkı sağlayabiliriz. Öte yandan bulunduğumuz ilişkilerde sınırlarımızı net ifade ederek, isteyip istemediğimiz eylemleri partnerimizle konuşarak, ve öz savunma yöntemlerini öğrenip uygulamaya hazır bir halde olarak bir nebze de olsa bu suçtan korunmayı hedefleyebiliriz. 

     Ülkemizin ve dünyamızın asırlardır süregelen küresel sorunu tecavüz kültürü toplumsal ve bireysel bilinç & farkındalıkla önlenebilirdir, bu kültürü önlemek hepimizin elinde! 

 

Kavramlar:

Tecavüz: Ne kadar hafif şekilde olduğu fark etmeksizin, mağdurun onayı olmadan, vajina ya da anüse vücudun herhangi bir parçasıyla veya bir nesne ile penetrasyon ya da cinsel organ ile oral penetrasyon gerçekleştirme. 

Tecavüz Mitleri: Tecavüz, tecavüz mağdurları ve tecavüzcüler hakkında tecavüz kültürünü destekleyen yanlış inançlar (ör. Mağdurun davetkarlığı, mağdurun uydurmacası, mağdur mazoşizmi.). 

Tecavüz Kültürü: Toplumsal cinsiyet ve cinsellikle ilişkili bir dizi kültürel tutum ve inancı ifade eder. Örneğin, ‘’Erkeklerin cinsel olarak saldırgan olması normal ve doğaldır bu da tecavüzü kaçınılmaz yapar.’’ Cümlesi. 

Travma Sonrası Stres Bozukluğu: Bazı insanların sarsıcı bir olay yaşamalarının ardından görülen bir bozukluktur. Semptomları yeniden deneyimleme (ör., istemsiz geçmişe dönüşler, kötü rüyalar), tepkisellik semptomları (kolayca ürkme, uyku problemleri) ve bilişsel ve duygusal semptomlar (ör., çarpıtılmış suçluluk duyguları, aktivitelerden keyif alamama) gibi semptomları karşılamaktadır. 

Toplumsal Cinsiyete Dayalı Şiddet: Kadınların çoğunlukla mağdur ve erkeklerin çoğunlukla fail olduğu şiddet türleridir; ayrıca trans bireyler de mağdurlar arasında daha fazla temsil edilmektedir. 

Kavramlar için Referans

 Else-Quest, N. M., Shibley Hyde, J. (2021). The Psychology of Women and Gender. Nobel yayınevi. 

 

(Ek 1) Okuma Önerileri

Suç Psikolojisi – Prof. Dr. David Canter (Kitap). 

Cinsel Şiddeti Anlamak – Diana Scully (Kitap). 

Tecavüzü Konuşmamız Lazım – Sohaila Abdulali (Kitap). 

Kadın Psikolojisi ve Toplumsal Cinsiyet İnsan Deneyiminin Yarısı ve Daha Fazlası – Nicole M. Else Quest & Janet Shibley Hyde (Kitap).

Tecavüze İlişkin Kültürel Mitler ve Mitlerin Kabul Edilmesine Etki Eden Faktörler (Makale).

 

Referanslar:

Bohner, G., Danner, U. N., Siebler, F. & Samson, G. B. (2002). Rape myth acceptance and judgments of vulnerability to sexual assault: An internet experiment. Experimental Psychology, 49(4), 257-269. 

Canter, D. V., Dönmez, A., Başer, I. Ç., & Güler, M. (2011). Suç psikolojisi. İmge Kitabevi. 

Else-Quest, N. M., Shibley Hyde, J. (2021). The Psychology of Women and Gender. Nobel yayınevi. 

Eker, T., & Erdener, E. (2011). Tecavüze İlişkin  Kültürel Mitler ve Mitlerin Kabul Edilmesine Etki Eden Faktörler. Türk Psikoloji Yazıları, 14(28), 60. 

Karacan, O. (2015). Olguda Seçicilik: Tecavüzün Tanımlanması.

TÜİK. (2020). https://data.tuik.gov.tr/Bulten/Index?p=Prison-Statistics-2019-33625