Asırlardır kadına yönelik şiddetin karşısında duruyoruz ve durdurmak için mücadele ediyoruz. Kadına yönelik yapılan şiddetin sadece fiziksel açıdan olanına değil, cinsel, psikolojik (duygusal), ekonomik olmak üzere her türlü şiddetin karşısındayız. Kadına yönelik şiddeti pek çok farklı şekilde görüyoruz. Genelde fiziksel şiddeti daha çok duysak da psikolojik şiddet de çok yaygındır ve ruhsal açıdan oldukça yaralayıcıdır. Uzun süre psikolojik şiddete maruz kalmak stres, travma, depresyon, düşük benlik saygısı, kaygı bozukluğu gibi psikolojik sorunlara yol açabilmektedir.

     Dünya Sağlık Örgütü, şiddeti kadınlar arasındaki depresyonun cinsiyetle ilgili başlıca nedeni olarak görmektedir. (WHO, 2000). Aynı zamanda Dünya Sağlık Örgütü, cinsiyete dayalı şiddeti kadınlar arasında anksiyete, depresyon ve intihar düşüncelerinin bir nedeni olarak görüyor. Şiddet endişeye, sakinleştirici ve antidepresan kullanımının artmasına neden olur (Ruiz-Perez & Plazaola-Castano, 2005). Psikolojik şiddet fiziksel şiddete göre daha zor farkına varılan bir şiddet türüdür bu yüzden önlem alınması, engellenmesi daha geç olur. Uzun süreli zihinsel acı yaşamak ‘örselenmiş kadın sendromunun’ bir parçasıdır (McCauley et al., 1995). Örselenmiş kadın sendromu, kadınların yaşadığı fiziksel, cinsel, psikolojik gibi her tür şiddetten sonra istismarı, şiddeti hak ettiğine, bundan kurtulamayacağına inananır ve öğrenilmiş bir çaresizlik gerçekleştirir, içinde bulunduğu durumu kabul eder.

     Fiziksel şiddeti hemen fark edebiliyor ve önlem alabiliyoruz fakat psikolojik şiddete uğradığımızı anlamlandırmamız, farketmemiz, önlem almamız bazen zaman alabiliyor. Psikolojik şiddete maruz kalan kişi yaşadıklarını, kendisine söylenenleri anlamlandıramaz ve kendinden şüphe etmeye başlar, çaresiz, güçsüz, güvensiz hissetmeye başlar ve bu durum kişi için ruhsal olarak yaralayıcı bir süreçtir.

Peki neler psikolojik şiddete giriyor? Psikolojik şiddete uğradığımızı nasıl fark edeceğiz?

     Kadını kontrol etmeye çalışmak, aşağılamak, küçük düşürmek, çok sık eleştirmek, hakaret etmek, küfür etmek, yalnızlaştırmak, eşit haklar vermemek, küçümsemek, beğenmemek, yalan söylemek, bağırmak, aşırı kıskançlık, hayata müdahale ve kısıtlama, iletişime geçmemek ya da görmezden gelmek tüm bunlar psikolojik şiddetin parçasıdır. Kadına karşı yapılan psikolojik şiddet sadece ilişkilerde değil pek çok yerde karşımıza çıkabiliyor. İş yerlerinde kadınlar sadece ‘kadın’ oldukları için yetersiz görülüyor, yapabilecekleri ya da yetenekleri dikkate alınmıyor, becerileri küçümseniyor, sürekli eleştirilerek yetersiz, zayıf, bağımlı hissetmeleri sağlanıyor. Kadınların partnerleri tarafından yaşadıkları aşırı kıskançlık ve baskıcı tutumlar, sevgi, ilgi, destek gibi duygusal ihtiyaçlarının karşılanmaması, yakınlarından ve ailesinden uzaklaştırarak yalnızlaştırmak, sevilmediğini ve istenmediğini hisettirmek kadınların ilişkilerde yaşadıkları psikolojik şiddetlerdir. Aynı zamanda sosyal medyada, sokakta, sosyal hayatımızda daha pek çok yerde psikolojik şiddete maruz kalıyoruz. Kadınlar kimi zaman sokakta yürürken tercih ettiği kıyafete saygı duyulmadan eleştirilmiştir ya da karşı cins tarafından bir işi yapamayacağı düşünülüp, yetersiz görülmüştür. Sadece ‘kadın’ olduğu için acaba kaç kadın saçını kısacık kestirememiştir ya da kestirdiğinde alay edilmiştir? Kaç kadın hevesle giydiği elbiseyi eşi tarafından aşağılanıp çıkartmıştır? Kaç kadının her gün emek verip hazırladığı yemekler, temizlediği ev partneri tarafından küçük görülmüştür ya da beğenilmemiştir?  Eminimki çoğu kadın eşi, arkadaşı, aile bireyleri, iş arkadaşları, tanıdığı ya da tanımadığı insanlar tarafından bu durumların pek çoğuna hatta çok daha fazlasına rastladı.

     ‘Psikolojik şiddet’ kadınların sık maruz kaldığı hayatlarını ve ruhsal durumlarını ciddi şekilde etkileyen bir şiddet türüdür. Bunun farkına varıp önlem almak, destek görmek, DUR demek psikolojik şiddeti engellemek için tek yoldur. Unutmayın bir ilişkide psikolojik şiddetin yaşanması fiziksel şiddetin başlamayacağı anlamına gelmez boşvermek, görmezden gelmek ruhsal sağlığınızı ve güvenliğinizi tehlikeye atmaktır. Psikolojik şiddetin fiziksel şiddet kadar önemli olduğunun farkında olalım ve farkına vardıralım.

Kaynaklar:

Mental Health Determinants and Populations Department of Mental Health and Substance Dependence World Health Organization Geneva (2000). WOMEN’S MENTAL HEALTH AN EVIDENCE BASED REVIEW.

Ludermir et al., (2008). Violence against women by their intimate partner and common mental disorders. Social Science & Medicine, 1008-1018.

McCauley et al., (1995). The Battering Syndrome: prevalence and clinical characteristics of domestic violence in primary care internal medicine practices. Annals of Internal Medicine, 123 (10) (1995), pp. 737-746.

Ruiz-Perez and Plazaola-Castano, (2005). Intimate partner violence and mental health consequences in women attending family practice in Spain. Psychosomatic Medicine, 67 (5) (2005), pp. 791-797.