Kadınlar mı daha duygusal, yoksa erkekler mi? Bu sorunun cevabı bunun nasıl ölçüldüğüne ve tarafların kendilerini ifade etme biçimlerine göre değişkenlik gösterebilir.  Evrimsel bir bakış açısına göre, duygularda bazı cinsiyet farklılıkları olması muhtemeldir. Gerçekten de erkeklerin ve kadınların aynı duygusal psikolojiyi geliştirme olasılıkları temelde sıfırdır. Erkeklerin ve kadınların tam olarak aynı duygusal tasarımları geliştirmiş olmaları Darwinist bir mucizeden başka bir şey olmazdı. İnsanlık tarihi boyunca birçok değişken, insanların duygusal gelişimi üzerinde büyük etkileri ortaya çıkarmıştır; inanç biçimleri, büyüklük ve üreme farklılıkları, genç erkek sendromu, avcılık ve toplayıcılık faaliyetleri, ergenlik, menapoz gibi….

Yine de, erkeklerin ve kadınların duygusal olarak farklı olmalarıyla ilgili herhangi bir bilimsel iddianın ampirik olarak değerlendirilmesi gerekir. Ve duygusallıkta büyük ve tutarlı cinsiyet farklılıkları bulmak, cinsiyet farklılıklarının nörolojik alt tabakaları olsa bile farklılıkların evrimleştiği anlamına gelmez (cinsiyet rolü sosyalleşmesi erkeklerin ve kızların beyinlerini değiştirebilir). Öyleyse, duyguda belirgin bazı cinsiyet farklılıkları var mı ve bu farklılıklar ne kadar büyük ya da ne kadar küçük? Muhtemelen duygulardaki cinsiyet farklılıkları için en zorlayıcı kanıt olumsuz duygular alanında mevcuttur.

Örneğin, ‘’ahlaki’’ duygular ölçümündeki cinsiyet farklılıklarının analizinde, kadınlar daha fazla suçluluk, utanç gibi duygular yaşama eğilimindedir. Olumsuz duygulardaki bu cinsiyet farklılıklarının çoğu nispeten küçüktür. Olumsuz günlük yaşam olaylarıyla başa çıkma konusundaki stresli tepkilerdeki cinsiyet farklılıkları da bulunmuştur ve kadınların bilişsel düşünce hataları ve duygusal destek arayışı gibi olumsuz duygularla ilgili başa çıkma stratejilerini kullanma olasılıkları daha yüksektir. Kadınların, yazılı ve sözlü davranışlarının gözlem verileri, kadınların erkeklerden daha fazla olumsuz duygu ifade ettiğini bulma eğilimindedir. Bununla birlikte, hangi durumların ilişkilerde olumsuz duygusallığa neden olma eğiliminde olduğuna dikkat etmek önemlidir. Kadınlar, eşleri onları reddettiğinde daha olumsuz duygusallık bildirirken, erkekler eşleri daha fazla yakınlık talep ettiğinde daha olumsuz duygular bildirme eğilimindedir.

Olumsuz duygu uyandıran deneyimlere daha fazla tepki vermenin yanı sıra, kadınlar başkalarının olumsuz duygularını erkeklerden daha iyi tanıma ve işleme eğilimindedirler (Babchuck ve ark., 1985; Hampson ve diğ., 2006; McClure, 2000). Bu durumda neden evrim hakkında çeşitli hipotezler vardır. Örneğin, kadınlar çocuklarına bağlanma ihtiyaçları (erkeklerden daha fazla) nedeniyle başkalarının tüm duygularına karşı daha duyarlı olabilirler veya kadınlar özellikle olumsuz duygulara  erkeklerden daha fazla tepki verme ihtiyacı nedeniyle duyarlı olabilirler.

Depresyon çalışmalarında da benzer sonuçlar bulunur. Erkekler ve kadınlar ortalama depresyon düzeylerinde farklılık gösterme eğilimindedir (Hyde ve ark., 2008). Depresyondaki cinsiyet farkı, yüksek cinsiyet eşitliği toplumlarında düşük cinsiyet eşitliği toplumlarına göre daha geniştir. Yüksek cinsiyet eşitliği olan ülkelerdeki kadınlar için çocuklar depresyon duygularını teşvik ederken, düşük cinsiyet eşitliği olan ülkelerdeki işsiz kadınlar için bunun tersi doğrudur. Yüksek ve düşük cinsiyet eşitliği olan ülkelerde çocukların erkekler için depresyon duyguları üzerindeki etkisinde çok az fark vardır. Bu, cinsiyet eşitliğinin zihinsel sağlığı ortalama olarak artırırken, depresyonda daha geniş bir cinsiyet farkı yarattığı paradoksal bulguyu açıklayabilir.

Özgecilik ve sevgi ile ilgili değerler de dahil olmak üzere kişisel değerler üzerine yapılan çalışmalarda da benzer sonuçlar bulunur. 70 Ülkede 127 örneklem üzerinde yapılan bir çalışmada (N = 77,528; Schwartz & Rubel-Lifschitz, 2009) kadınlar, yardımseverlik ve evrenselcilik değerlerine erkeklerden daha fazla önem vermektedir. Toplumsal cinsiyet eşitlikçiliğinin ulusal önlemleri, yardımseverlik ve evrenselcilik değerlerinde cinsiyet farklılıklarını öngördü, ancak bir kez daha beklenmedik bir yönde. Bir ülkedeki kadın ve erkeklerin sosyal, sağlık ve istihdam eşitliği ne kadar büyük olursa ,yardımseverlik ve evrenselcilik değerlerindeki cinsiyet farklılıkları (kadınlar daha yüksek) o kadar büyük olur. Yani, daha fazla cinsiyet eşitliğine sahip ülkelerde (örneğin Finlandiya, İsveç), kadınlar yardımseverlik ve evrenselcilik değerlerine erkeklerden çok daha fazla önem vermektedir. Daha ataerkil kültürlerde, yardımseverlik ve evrensellikte cinsiyet farklılıkları ve çok daha küçüktür.

Bununla birlikte, duygularla ilgili özellikler bu cinsiyet farklılıkları profilinin sadece küçük bir parçasıdır. Benim tahminim, duygusal alanın çok değişkenli bir perspektifini ele alırken, araştırmacılar erkekler ve kadınlar arasındaki duygu farklılıklarının boyut olarak daha ılımlı olduğunu bulacaklardır. Aynı gezegen, farklı mahalleler…

 

 Referanslar;

Babchuk, W. A., Hames, R. B., & Thompson, R. A. (1985). Sex differences in the recognition of infant facial expressions of emotion: The primary caretaker hypothesis. Ethology and Sociobiology, 6, 89–101.

Barrett, L. F., Robin, L., Pietromonaco, P. R., & Eyssell, K. M. (1998). Are women the “more emotional” sex? Evidence from emotional experiences in social context. Cognition & Emotion, 12, 555-578.

Bradley, M. M., Codispoti, M., Sabatinelli, D., & Lang, P. J. (2001). Emotion and motivation II: sex differences in picture processing. Emotion, 1, 300-319.

Brody, L. R., & Hall, J. A. (2008). Gender and emotion in context. Handbook of emotions (pp. 395-408).

Brody, L. R., Muderrisoglu, S., & Nakash-Eisikovits, O. (2002). Emotions, defenses, and gender. In R. F. Bornstein & J. M. Masling (Eds.), The psychodynamics of gender and gender role (pp. 203–249). Washington, DC: American Psychological Association.

Burke, R. J., Weir, T., & Harrison, D. (1976). Disclosure of problems and tensions experienced by marital partners. Psychological Reports, 38, 531–542.

Buss, D.M. & Schmitt, D.P. (2011). Evolutionary psychology and feminism. Sex Roles, 64,768-787.

Caballo, V. E., Salazar, I. C., Irurtia, M. J., Arias, B., Hofmann, S. G., & CISO-A Research Team. (2014). Differences in social anxiety between men and women across 18 countries. Personality and Individual Differences, 64, 35-40.

Chaplin, T. M., & Aldao, A. (2013). Gender differences in emotion expression in children: A meta-analytic review. Psychological Bulletin, 139, 735-765.

Chentsova-Dutton, Y. E., & Tsai, J. L. (2007). Gender differences in emotional response among European Americans and Hmong Americans. Cognition and Emotion, 21, 162-181.

Costa, P. T., Terracciano, A., & McCrae, R. R. (2001). Gender differences in personality across cultures: Robust and surprising results. Journal of Personality and Social Psychology, 81, 322–331.