Boşanma, iki kişinin yükümlülüklerinin ve ayrıcalıklarının değiştiği, sosyal ve yasal olarak tanınan bir evlilik ilişkisinin yasal olarak sona erdiği bir olaydır. Bir olay olmasının yanı sıra aynı zamanda bir süreçtir (Price & McKenry, 1988).


Her toplumda evlilik, karşılıklı saygıya, sevgiye, güvene bağlı olduğu için bu evliliği bitirmek hemen hemen herkes için zorlayıcı olacaktır. Elbette ki bu sürecin bazıları için hafif, bazıları için ağır geçebileceği unutulmamalıdır.

 


Hetherington (2003)’a göre boşanma ile başa çıkan 6 tip insan vardır: 

1– Güçlenenler: Boşanmanın ardından daha becerikli, donanımlı hale gelirler.

2– Yeterince İyiler: Bu insanlar orta düzeyde başa çıkma becerisi gösterirler. Bu konuda bazen başarılı, bazen başarısız olurlar.

3– Arayış İçindekiler: Boşanmanın hemen ardından yeni bir partner arayışı içine girerler.

4– Özgürlükçüler: Düzenli bir ilişki istemezler ve günübirlik ilişkilere açıktırlar.

5– Yeterli yalnızlar: Hayatlarına yeni birini almak istemezler. Öz yeterlilikleri ve özgüvenleri yüksektir.

6– Mağluplar: Boşanma ile başa çıkmakta oldukça zorlanırlar. Streslilerdir, alkole başvurabilirler ve depresyona girebilirler.


Eğer kendinizi mağluplar grubuna ait hissediyorsanız korkmayın. Boşanmadan sonra toparlanabilmek için öncelikle zamana ihtiyaç vardır. Daha sonra bakış açısı değiştirilmelidir ve de eyleme dönük planlar yapılmalıdır. Baş etme yöntemlerinizi kendiniz keşfederek boşanma krizi sürecini kısaltabilirsiniz.  

  

Öncelikle boşanma öncesi de dahil olmak üzere bu süreçte Aile ve Boşanma Süreci Danışmanlığından yardım alınabileceği unutulmamalıdır. Evlilikte yaşanan sorunlar daha da belirginleşmeden bu gibi önlemleri almak önemlidir (Erbay, Gök & Kardeş, 2015).


Çocuklar söz konusu olduğunda, ayrılık ve boşanma yeni bir bakış açısı kazanır. Her zaman çocuklar için en iyisi yapılmalıdır. Hala ebeveynleri olarak onların yaşamlarını iyi hale getirmek streslerini azaltır ayrıca özsaygılarını arttırır (Girdano, Everly & Dusek, 2013).


Ayrıca yeni hobiler bulma, arkadaşlara daha fazla vakit ayırma, çeşitli sosyal etkinliklerde bulunma, spor yapma, yeni şeyler öğrenme, grup terapilerine katılma, psiko-eğitimsel çalışmalardan yararlanma bu süreçteki bireylerin yenilenmesine, uygun adımlar atmalarına, düzenlerinin tekrar kurulmasına yardımcı olacaktır (Korkut, 2012).


Referenslar:

Erbay, E., Gök, F., ve Kardeş, T. (2015). Aile mahkemelerine başvuran ve boşanma sürecinde olan ailelerin problem çözme becerilerinin incelenmesi. Türkiye Sosyal Araştırmalar Dergisi, 1(1), 139-154. 

Girdano, D.A., Everly, G.S., & Dusek, D.E. (2013). Stress in relationships. In Controlling stress and tension (9th ed.) (pp.220-221). United States: Pearson Education.

Hetherington, E. M. (2003). Intimate pathways: Changing patterns in close personal relationships across time. Family Relations, 52(4), 318-331.

Korkut, Y. (2012). Bir geçiş krizi olarak boşanma. Psikoloji Çalışmaları, 23(0), 99-112. 

Price, S. J., & McKenry, P. C. (1988). Divorce. Sage Publications, Inc.

  


 

 

Psikolog Gizem ŞAHİN